Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı
Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı'nda baskı, bir dış etken, insan eliyle oluşturulduğu ne denli bilinse de bir tür kıran gibi ortaya çıkar. Bizans'ta "resim-kırıcılık" diye adlandırılan baskı dönemi başlatılırken genç keşiş Andronikos'un kendi kendine sorduğu soru şudur: Birey olarak bu baskı karşısında, benimsemediğim, ama bana zorla benimsetilmek istenen bu yeni inanç karşısında ne yapmalıyım? İnsan içerikleri toplumdan topluma, dönemden döneme, çağdan çağa değişebiliyor. Bunların taşıdığı değerin saltık değil, göreli olduğu, "Ada" ve "Tepe" öykülerinen oluşan "Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı"nda sürekli olarak altı çizilen bir düşünce. "Dutlar" ise Bizans'taki baskı ortamının çağdaş zaman dilimi içinde, iki ayrı zaman noktasında yeniden öykülenişi. "Ada" ve "Tepe"nin yazarı olarak Bilge Karasu'nun, dolayılı-dolaysız yoldan tanıklık ettiği bu yeni baskı dönemi sonunda, inanç konusunda bir karara varması, kendi öykülerini de karara bağlayışının öyküsü..
yazar | Bilge Karasu |
---|---|
Tarafından yayınlandı | 6 Mart 2016 |
5 Ocak 2017 Jack London 19,5 x 13,5 cm 1 x 13,5 x 21 cm Kolektif B M Bower 15,2 x 0,7 x 22,9 cm 1 Ocak 2018 15,2 x 0,6 x 22,9 cm H. G. Wells G. A. Henty 28 Şubat 2018 4 Ocak 2017 3 Ocak 2017 1 x 13,5 x 19,5 cm 1 Ocak 2017 19,5 x 1 x 13,5 cm F Scott Fitzgerald
okumak okumak kayıt olmadan
Sürüm ayrıntıları
yazar | Bilge Karasu |
---|---|
isbn 10 | 9753422261 |
isbn 13 | 978-9753422260 |
Sayfa sayısı | 144 sayfa |
Yayımcı | Metis Yayıncılık; 1. baskı |
Dilim | Türkçe |
Tarafından yayınlandı Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı | 6 Mart 2016 |