Türkiye Nasıl Doğdu
Harold C. Armstrong yazarının Türkiye Nasıl Doğdu kitabı da dahil olmak üzere birçok dosya aşağıdaki bölümleri de içerebilir:
- imza dosyası: çeşitli varlıklar için dijital imzalar içerir.
- şifreleme.xml: yayımlama kaynaklarının şifrelenmesiyle ilgili bilgileri içerir. (Yazı tipi gizleme kullanılıyorsa bu dosya gereklidir.)
- meta veriler: kapsayıcı hakkında meta verileri depolamak için kullanılır.
- haklar: Türkiye Nasıl Doğdu kitabının dijital haklarıyla ilgili bilgileri depolamak için kullanılır.
XHTML içerik belgeleri ayrıca zengin meta verilerle Türkiye Nasıl Doğdu kitap işaretlemesine açıklama ekleme olanakları içerir, bu da onları hem işleme hem de erişilebilirlik amaçları için anlamsal olarak daha anlamlı ve kullanışlı hale getirir.
E içerik belgeleri, bir yayının okunabilir içeriğini tanımlayan ve ilgili medya varlıklarına (görüntüler, ses ve video klipler gibi) bağlantı veren XHTML (HTML5 profili tarafından tanımlanır) veya SVG belgeleri vb.'dir.
yazar | Harold C. Armstrong |
---|---|
Boyutlar ve boyutlar | 1 x 13,5 x 21 cm |
Tarafından yayınlandı | 3 Ocak 2011 |
18,9 x 2,3 x 24,6 cm Wentworth Press Nabu Press 18,9 x 0,3 x 24,6 cm HardPress Publishing 4 Ocak 2017 1 x 13,5 x 21 cm 1 Haziran 2018 31 Ağustos 2012 Palala Press 3 Ocak 2017 1 Ocak 2018 Kolektif Anonymous 15,6 x 0,2 x 23,4 cm 15,6 x 0,6 x 23,4 cm 18,9 x 0,2 x 24,6 cm 28 Şubat 2018
okumak okumak kayıt olmadan
yazar | Harold C. Armstrong Ömer Rıza Doğrul |
---|---|
isbn 10 | 9758911864 |
isbn 13 | 978-9758911868 |
Sayfa sayısı | 176 sayfa |
Yayımcı | Ark Kitapları; 2. baskı |
Dilim | Türkçe |
Boyutlar ve boyutlar | 1 x 13,5 x 21 cm |
Tarafından yayınlandı Türkiye Nasıl Doğdu | 3 Ocak 2011 |
Mütareke yılları İstanbul'unu daha yakından tanımak isteyenler için önemli bilgiler içeren bu kitap, 1915 yılında Kutül-Amare'de Türklere esir düşerek Bağdat, Musul, Halep, Mersin, Ankara yolunu izleyerek Kastamonu'ya, oradan da İstanbul'a getirilip, Anadolu'da esirler karargahı olan Afyonkarahisar'a nakledilen, bütün bu dolaştığı yerlerde halkı tanımaya çalışan Harold Armstrong adlı bir İngiliz subayının anılarından oluşuyor. Yazar daha sonra Mütareke yıllarında, işgalci güçler içindeki İngiliz Askeri Ataşesi olarak İstanbul'a, bu kez esir olarak değil, esaret altındaki bir şehrin güvenliğini sağlamak üzere geliyor. İstanbul'da İngiltere Olağanüstü Komiserliği yardımcılığında ve Askeri Ataşeliğinde, Müttefikler Başkumandanlığı Erkan-ı Harbiyesi'nde, Jandarma Müfettişliği'nde bulunuyor. Bütün bu görevleri sırasında, İstanbul'dan ayrıldığı 1923 yılına kadar gözlemlerini ortaya koyduğu kitabında yazar, zaman zaman Türkleri gerçek yüzüyle görerek, onların büyük bir imparatorluğun kurucusu ve yöneticisi, asil bir millet olarak üstünlüğünü teslim ediyor; ama çoğu zaman da Avrupa'da geçerli olan tarihsel yanılgılardan kendini kurtaramayarak onları zavallı, kendini yönetmekten aciz kimseler olarak görüyor.