Süveyda-i Dildar: Nokta-i Sevda'ydı Adım, Bir Kalbe Sığamadım
Fatma Şahin yazarının Süveyda-i Dildar: Nokta-i Sevda'ydı Adım, Bir Kalbe Sığamadım kitabı da dahil olmak üzere birçok dosya aşağıdaki bölümleri de içerebilir:
- imza dosyası: çeşitli varlıklar için dijital imzalar içerir.
- şifreleme.xml: yayımlama kaynaklarının şifrelenmesiyle ilgili bilgileri içerir. (Yazı tipi gizleme kullanılıyorsa bu dosya gereklidir.)
- meta veriler: kapsayıcı hakkında meta verileri depolamak için kullanılır.
- haklar: Süveyda-i Dildar: Nokta-i Sevda'ydı Adım, Bir Kalbe Sığamadım kitabının dijital haklarıyla ilgili bilgileri depolamak için kullanılır.
XHTML içerik belgeleri ayrıca zengin meta verilerle Süveyda-i Dildar: Nokta-i Sevda'ydı Adım, Bir Kalbe Sığamadım kitap işaretlemesine açıklama ekleme olanakları içerir, bu da onları hem işleme hem de erişilebilirlik amaçları için anlamsal olarak daha anlamlı ve kullanışlı hale getirir.
E içerik belgeleri, bir yayının okunabilir içeriğini tanımlayan ve ilgili medya varlıklarına (görüntüler, ses ve video klipler gibi) bağlantı veren XHTML (HTML5 profili tarafından tanımlanır) veya SVG belgeleri vb.'dir.
yazar | Fatma Şahin |
---|---|
Tarafından yayınlandı | 12 Şubat 2020 |
28 Şubat 2018 G. A. Henty 19,5 x 13,5 cm 5 Ocak 2017 1 x 13,5 x 21 cm 1 Ocak 2017 Jack London 3 Ocak 2017 19,5 x 1 x 13,5 cm F Scott Fitzgerald 15,2 x 0,7 x 22,9 cm 1 x 13,5 x 19,5 cm B M Bower 1 Ocak 2018 H. G. Wells 4 Ocak 2017 Kolektif 15,2 x 0,6 x 22,9 cm
okumak okumak kayıt olmadan
yazar | Fatma Şahin |
---|---|
isbn 10 | 605249672X |
isbn 13 | 978-6052496725 |
Sayfa sayısı | 137 sayfa |
Yayımcı | Dorlion Yayınları; 1. baskı |
Dilim | Türkçe |
Tarafından yayınlandı Süveyda-i Dildar: Nokta-i Sevda'ydı Adım, Bir Kalbe Sığamadım | 12 Şubat 2020 |
Resimlerin dili olsa, hasretin rengini nasıl yansıtırdı ya da feryadını? Yüzüne bakan, gözlerini senden ayıramayan ama bir o kadar sessizliğin hikayesini yazan bir çift göz. Dönmesini beklediğin, sevdasına hasret kaldığın gecelerin resmi... Üzülürsün unutamadığın zamana. Mazinin verdiği vazgeçilmezliğin hikayesini yaz desen hangi kelimeler dökülür satırlara. Peki, her giden bulur mu geride bıraktığını veyahut bulsa aynı olur mu? İnsan; zihninde, çakılı zamanın sesinde boğulurken, hangi dala tutunacağını bulamıyor. Çıkmazlarım arasında kayboluyor. Saatlerin vuruşu vicdanını en ağır şekilde yaralıyor. Kaldıramayacağın yükler yükleniyor, bir bir omuzuna. Hesabı sorulmayan gidişlerin beynimde uğulduyor. Biraz eksik biraz fazla bedenimde yılların verdiği ağırlık, ellerim titriyor, vakitsiz aklıma gelişinle. Bir emanet olan bu canı, esmeyen yellere veresim geliyor ve sonra sesin yankılanıyor beynimin her uğultusunda. Pas tutmuş kelimeler arıyorum elime yüzüme bulaşan hayatımda. Beni anlatacak bir kelime, seni anlatacak bir cümle... Satırlara dökülen kelimelerin hikayesi yaz desen kalem sağır olur kör deftere. Ayrılığı anlat desen her bir kelime vazgeçemediğimiz gidişlerin dönme hikayesi olur. Bakıyorum aynalara. Kalmak ve gitmek arasında yok olduğum bu dünyada arafım oldun, bir vuslat aralığında.