Oyun Sonu
Samuel Beckett yazarının Oyun Sonu kitabı da dahil olmak üzere birçok dosya aşağıdaki bölümleri de içerebilir:
- imza dosyası: çeşitli varlıklar için dijital imzalar içerir.
- şifreleme.xml: yayımlama kaynaklarının şifrelenmesiyle ilgili bilgileri içerir. (Yazı tipi gizleme kullanılıyorsa bu dosya gereklidir.)
- meta veriler: kapsayıcı hakkında meta verileri depolamak için kullanılır.
- haklar: Oyun Sonu kitabının dijital haklarıyla ilgili bilgileri depolamak için kullanılır.
XHTML içerik belgeleri ayrıca zengin meta verilerle Oyun Sonu kitap işaretlemesine açıklama ekleme olanakları içerir, bu da onları hem işleme hem de erişilebilirlik amaçları için anlamsal olarak daha anlamlı ve kullanışlı hale getirir.
E içerik belgeleri, bir yayının okunabilir içeriğini tanımlayan ve ilgili medya varlıklarına (görüntüler, ses ve video klipler gibi) bağlantı veren XHTML (HTML5 profili tarafından tanımlanır) veya SVG belgeleri vb.'dir.
yazar | Samuel Beckett |
---|---|
Boyutlar ve boyutlar | 19,5 x 0,5 x 12 cm |
Tarafından yayınlandı | 1 Ocak 2014 |
F Scott Fitzgerald Kolektif 19,5 x 1 x 13,5 cm 1 x 13,5 x 19,5 cm 28 Şubat 2018 15,2 x 0,6 x 22,9 cm G. A. Henty 3 Ocak 2017 Jack London 5 Ocak 2017 B M Bower 15,2 x 0,7 x 22,9 cm H. G. Wells 19,5 x 13,5 cm 1 Ocak 2014 1 Ocak 2018 4 Ocak 2017 1 x 13,5 x 21 cm
okumak okumak kayıt olmadan
yazar | Samuel Beckett |
---|---|
isbn 10 | 605512761X |
isbn 13 | 978-6055127619 |
Sayfa sayısı | 80 sayfa |
Yayımcı | Mitos-Boyut Yayınları; 1. baskı |
Dilim | Türkçe |
Boyutlar ve boyutlar | 19,5 x 0,5 x 12 cm |
Tarafından yayınlandı Oyun Sonu | 1 Ocak 2014 |
Sonun gelmeyişi üzerine bir oyun olan Oyun Sonu,insanın varoluşunun anlamsızlığı karşısındaki durumunu absürd tiyatro bağlamında ele alır. Ölüm kaygısı karşısında insan kör-kötürüm yaşamaya mahkûmdur; bunun sonu gelmemektedir. Absürd tiyatronun en iyi örneklerinden biri olan bu oyun için Prof. Dr. Ayşegül Yüksel yazdığı önsözde, "Oyun Sonu, sevgisizliğin, yoksunluğun, mutsuzluğun oyunudur," diyor. Oyunda dışardaki doğanın ölmüş olduğu varsayılırken, yanlızca orada bulunan insanların değil, tüm bir uygarlığın, tüm insanlığın çöküşü anlatılmak istenmiştir.