Hallaç
Leyla Erbil yazarının Hallaç kitabı da dahil olmak üzere birçok dosya aşağıdaki bölümleri de içerebilir:
- imza dosyası: çeşitli varlıklar için dijital imzalar içerir.
- şifreleme.xml: yayımlama kaynaklarının şifrelenmesiyle ilgili bilgileri içerir. (Yazı tipi gizleme kullanılıyorsa bu dosya gereklidir.)
- meta veriler: kapsayıcı hakkında meta verileri depolamak için kullanılır.
- haklar: Hallaç kitabının dijital haklarıyla ilgili bilgileri depolamak için kullanılır.
XHTML içerik belgeleri ayrıca zengin meta verilerle Hallaç kitap işaretlemesine açıklama ekleme olanakları içerir, bu da onları hem işleme hem de erişilebilirlik amaçları için anlamsal olarak daha anlamlı ve kullanışlı hale getirir.
E içerik belgeleri, bir yayının okunabilir içeriğini tanımlayan ve ilgili medya varlıklarına (görüntüler, ses ve video klipler gibi) bağlantı veren XHTML (HTML5 profili tarafından tanımlanır) veya SVG belgeleri vb.'dir.
yazar | Leyla Erbil |
---|---|
Boyutlar ve boyutlar | 19,5 x 1 x 13,5 cm |
Tarafından yayınlandı | 1 Ocak 2004 |
1 x 13,5 x 21 cm 15,2 x 0,7 x 22,9 cm 19,5 x 13,5 cm 15,2 x 0,6 x 22,9 cm 3 Ocak 2017 1 x 13,5 x 19,5 cm 4 Ocak 2017 19,5 x 1 x 13,5 cm Kolektif H. G. Wells 1 Ocak 2018 B M Bower Jack London 1 Ocak 2017 G. A. Henty 28 Şubat 2018 5 Ocak 2017 F Scott Fitzgerald
okumak okumak kayıt olmadan
yazar | Leyla Erbil |
---|---|
isbn 10 | 9754586101 |
isbn 13 | 978-9754586107 |
Sayfa sayısı | 126 sayfa |
Yayımcı | İş Bankası Kültür Yayınları; 6. baskı |
Dilim | Türkçe |
Boyutlar ve boyutlar | 19,5 x 1 x 13,5 cm |
Tarafından yayınlandı Hallaç | 1 Ocak 2004 |
Leyla Erbil daha ilk öykü kitabı Hallaç'ta alışılmış öykü yazımını zorlar, öykünün sınırlarını kurcalar. Dünyaya bakışında döneminin öbür yazarlarından farklı bir tutum içindedir. Burjuva yaşamasının yapaylığını, ikiyüzlülüğünü, kaypaklığını gözlemcilikle verir. Hallaç'taki "İncik Boncuk" öyküsünü imleyelim. Selim İleri "İyice güzel olduğum bi gündü. Yola çıkmadan önce, garın sinek pislikli aynasında bile görmüştüm bunu. Bakılası, konuşulası, ardına düşülesi bi günümdü. Kız birden, dergilerini yanına atıp nereye gittiğimi sordu. Aldırmayayım, duymazlıktan geleyim de, benim de onu hiç önemsemediğimi anlasın, içerlesin, dedim önce; ama üç dört saat daha bu odacıkta tutsak kalacağım düşünüyle yanıtladım onu. Kendisinin de oraya gittiğini söyledi. Sözden söze geçerek de, annesinden döndüğünü, iki yıldır evli olduğunu, kocasının kırk dokuz numara kundura giydiğini, sevişerek evlendiğini saydı döktü. Ağzını büzerek yarım yarım konuştuğundan, ne dediğini anlayamıyor, hemen hemen her sözünü yeniden söyletiyordum. Bu yüzden, tek konuşmalık süre katmerleniyor, konuları da ilgilendirmediğinden beni, yeniden sıkılmaya başlıyordum. Tüm yolcuların, yolcu olmayanların da, bi annesi, bi kocası-karısı, masası, boyu bosu vardı şüphesiz." "İncik Boncuk" adlı öyküden.