Ölümün İcadı ve Yaşlılığın Evrimi: Telomer Gerçeği
Ali Demirsoy yazarının Ölümün İcadı ve Yaşlılığın Evrimi: Telomer Gerçeği kitabı da dahil olmak üzere birçok dosya aşağıdaki bölümleri de içerebilir:
- imza dosyası: çeşitli varlıklar için dijital imzalar içerir.
- şifreleme.xml: yayımlama kaynaklarının şifrelenmesiyle ilgili bilgileri içerir. (Yazı tipi gizleme kullanılıyorsa bu dosya gereklidir.)
- meta veriler: kapsayıcı hakkında meta verileri depolamak için kullanılır.
- haklar: Ölümün İcadı ve Yaşlılığın Evrimi: Telomer Gerçeği kitabının dijital haklarıyla ilgili bilgileri depolamak için kullanılır.
XHTML içerik belgeleri ayrıca zengin meta verilerle Ölümün İcadı ve Yaşlılığın Evrimi: Telomer Gerçeği kitap işaretlemesine açıklama ekleme olanakları içerir, bu da onları hem işleme hem de erişilebilirlik amaçları için anlamsal olarak daha anlamlı ve kullanışlı hale getirir.
E içerik belgeleri, bir yayının okunabilir içeriğini tanımlayan ve ilgili medya varlıklarına (görüntüler, ses ve video klipler gibi) bağlantı veren XHTML (HTML5 profili tarafından tanımlanır) veya SVG belgeleri vb.'dir.
yazar | Ali Demirsoy |
---|---|
Tarafından yayınlandı | 16 Nisan 2018 |
20,3 x 0,6 x 25,4 cm 21,6 x 0,2 x 27,9 cm 14.81 x 0.48 x 21.01 cm Collectif 28 Şubat 2018 5 Ocak 2017 17.78 x 0.61 x 25.4 cm Kolektif 21,6 x 0,6 x 27,9 cm 31 Ağustos 2012 1 x 13,5 x 21 cm United States Congress 1 Eylül 2020 HardPress Publishing Babadada Gmbh Icon Group International 3 Ocak 2017 4 Ocak 2017
okumak okumak kayıt olmadan
yazar | Ali Demirsoy |
---|---|
isbn 10 | 6059331939 |
isbn 13 | 978-6059331937 |
Sayfa sayısı | 144 sayfa |
Yayımcı | Asi Kitap; 1. baskı |
Dilim | Türkçe |
Tarafından yayınlandı Ölümün İcadı ve Yaşlılığın Evrimi: Telomer Gerçeği | 16 Nisan 2018 |
Dünyada, canlılık, ölümü öngörmeden sahneye çıktı. Yaklaşık 2.5 milyar yıl programlanmış yani geleneksel deyimle "kader" denen, yani istese de istemese de ölüm gibi sosyal yaşamımızı derinden etkileyen bir olayı sisteminin bir parçası taşımadan yaşadı. Ölüm korkusu oluşmamıştı; ancak bütün canlıların büyük zevk aldığı eşeysellik de oluşmamıştı. Dünyada kendini üreten sadece analar vardı. Erkek henüz sahneye çıkmamıştı. Bir eksiklik daha vardı. O güne kadar canlılar öğrenemiyordu; koşullanamıyordu. Yaygın ifade ile "ot gibi" yaşayıp gidiyorlardı. Gelişmeler onu karşılaştıklarını tanıma, öğrenme ve daha sonraki evrimsel aşamalarda gelecek kuşaklara aktarma yeteneğini kazandırdı. Öğrenilenler öyle bir yerde saklanmalıydı ki zamanla bozulmasınlar, yaş ilerledikçe edinilen bilgiler sulandırılmadan saklanabilmeliydi. Bu ancak belirli bir gelişim evresinde bölünme yeteneğini yitirmiş, yani bölünme ile edinilen anıların parçalanmadığı, sulandırılmadığı bir sistemle kazanıldı: Bu yapının adı sinir doku; dar anlamda beyin oluşumuydu. Artık canlı öğrendiklerini unutmuyor; öğrendiklerinden yeni bilgi ve fikirler üretebiliyordu. Ancak böyle bir muhteşem kazanımın, ödenmesi gereken bir faturası olmalıydı. İşte bu fatura ölüm denen, biyologlar açısından muhteşem olarak adlandırılan bir fatura ile ödenmeye başladı. Bu kitap sinir sisteminin evrimi ile anıların saklanmasını, telomer oluşumu ile çeşitlenmenin artırılmasını ve mitokondri edenimi ile enerji mekanizmasının randımanlı çalışmasının ölüm denen ağır bir faturayla ödenmesinin öyküsünü anlatır. Bu kitabı okuyan herkes ölüm olayına bir başka pencereden bakmayı öğrenecektir.