İnsan Öyle Yaşar
Yılmaz Şit yazarının İnsan Öyle Yaşar kitabı da dahil olmak üzere birçok dosya aşağıdaki bölümleri de içerebilir:
- imza dosyası: çeşitli varlıklar için dijital imzalar içerir.
- şifreleme.xml: yayımlama kaynaklarının şifrelenmesiyle ilgili bilgileri içerir. (Yazı tipi gizleme kullanılıyorsa bu dosya gereklidir.)
- meta veriler: kapsayıcı hakkında meta verileri depolamak için kullanılır.
- haklar: İnsan Öyle Yaşar kitabının dijital haklarıyla ilgili bilgileri depolamak için kullanılır.
XHTML içerik belgeleri ayrıca zengin meta verilerle İnsan Öyle Yaşar kitap işaretlemesine açıklama ekleme olanakları içerir, bu da onları hem işleme hem de erişilebilirlik amaçları için anlamsal olarak daha anlamlı ve kullanışlı hale getirir.
E içerik belgeleri, bir yayının okunabilir içeriğini tanımlayan ve ilgili medya varlıklarına (görüntüler, ses ve video klipler gibi) bağlantı veren XHTML (HTML5 profili tarafından tanımlanır) veya SVG belgeleri vb.'dir.
yazar | Yılmaz Şit |
---|---|
Tarafından yayınlandı | Gaziantep |
20 x 20 x 20 cm 17,8 x 0,6 x 25,4 cm CAROUSEL CALENDARS Kolektif Collectif Derform 1 x 13,5 x 19,5 cm 15,2 x 0,7 x 22,9 cm 1 x 13,5 x 21 cm 1 Ocak 2019 1 Ocak 2018 1 Ekim 2020 Kollektif 1 Eylül 2020 J Saosa 1 Ocak 2017 1 Ocak 2020 15,2 x 0,6 x 22,9 cm
okumak okumak kayıt olmadan
yazar | Yılmaz Şit |
---|---|
Sayfa sayısı | 128 sayfa |
Yayımcı | Serencam Yayınları |
DE OLDUĞU GİBİ | B07KDJZ2J4 |
Tarafından yayınlandı İnsan Öyle Yaşar | Gaziantep |
Bir de iyi hikaye anlatanlar vardı. Toplumun isteği üzerine tabii. Nazlanmamak elde değildi. Adetten olacaktı nazlanmak. İstek tekrarlanırdı. Başlamadan önce maniler söylenirdi. Kısa kısa. Hikaye öyle anlatılırdı ki dinleyenler Alice'in Harikalar Diyarı'na tek kişilik bilet alırlardı. Toplumun zırhlı beyni bir anda sahibini olayın içine atıyordu. Mübareklerin beyinleri sanal gerçeklik nöronlarıyla doluydu. Piksel piksel olayı yaşıyorlardı. Bazı hikayeler aşkı bazıları ise cengi anlatırdı. Aşk hikayelerinin reytingi yüksekti. Ve tabii ki mutlu sonla biterlerdi. Bazı hikayeler Bollywood filmleri gibi uzun olurdu. Kahraman acı çekince herkes mahzun olurdu. Gözyaşları ganimet gibi toplanırdı. Bir de cenk hikayeleri anlatılırkenki dinleyici manzaraları vardı. Hikayeyi anlatan şöyle gergin ve dik otururdu. Önce öfke uyandıran bir mani söylerdi. Kılıç sesleriyle yankılanan bir yerden başlardı. Dinleyenlerin hepsi teyakkuzda! Yumruklar sıkılmış dişler gıcırdıyor. Biraz sonra olaya dahil olacaklar. Toplumsal bir infial herkes gergin. Namlunun ağzından fırlayacak bir mermi gibi duran gençler var. Cenk sahasına inmek için açılacak bir kapı bekliyormuş gibi. Hikaye bitene kadar kimsenin nefes sesi duyulmazdı. Coğrafyamızda insan böyle yaşardı.